LGBTİ+’lar, LGBT’ler ve LGBT’liler… Geçen hafta cümlenin ve dünyanın neresindeydiler?
Fotoğraf: Facebook / เศรษฐา ทวีสิน - Srettha Thavisin
Tayland Senatosu, geçtiğimiz Salı günü evlilik eşitliği yasa taslağına son şeklini verdi. Nepal ve Tayvan'dan sonra, Tayland’ın Asya'da eşcinsel çiftleri tanıyan üçüncü ülke olmasına bir adım kaldı. Voa Türkçe’nin haberine göre üst mecliste oylanan tasarı, milletvekillerinin neredeyse tamamının desteğini aldı ve kraliyet onayı için saraya gönderildi. Yasa, kraliyet gazetesinde yayınlandıktan 120 gün sonra yürürlüğe girecek.
Milletvekilleri ve aktivistler, yasayı Tayland parlamentosunda gökkuşağı bayrakları sallayarak kutladı.
Tayland, LGBTİ+’lar için güvenli alanları ve yarattığı pazar ile tanınan ülkelerden biri. Bu özelliği, ülkeyi turistler için popüler bir yer haline getiriyor.
Bayram tatili başlarken, Medyascope “Tatilde izleyebileceğiniz 6 LGBTİ+ film-dizi önerisi” başlıklı altı filmlik bir liste paylaştı. Paylaşım hem sosyal medyada hem de basında LGBTİ+ karşıtı nefretin hedefi haline geldi.
İktidar medyasının ve ulusalcı yayınların yanı sıra film listesi, tatildeki devlet kurumlarının ve AKP yöneticilerinin tadını kaçırdı.
Radyo ve televizyonların yayınlarını denetleyen kamu kuruluşu Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, “sapkın kampanyanın” parçası olduğunu iddia ettiği sosyal medya içeriklerini yayınlayanları “Gözümüz üzerlerinde” diyerek tehdit etti. Şahin, “İzleme Uzmanlarımız tatilde çalışıyor” diyerek ortada bir suç olduğu izlenimi yaratırken, “örf ve adetlere aykırı” yayınlar yapanlarla mücadele edileceğini söyledi.
AKP’nin Tanıtım ve Medya Başkanlığında görev yapan, Parti’nin MKYK Üyesi Ömer Arvas da “operasyon” dediği LGBTİ+ içeriklerinin kasıtlı olarak Müslümanların dini günlerinde yayınlandığını iddia etti, “toplumun sinir uçları” ile oynamak istendiğini ortaya attı.
LGBTİ+’lara karşı düzenledikleri nefret yürüyüşleri ile tanınan Büyük Aile Platformu da “etki ajanlığı” yaptığını iddia ettiği medya kuruluşunun, kasıtlı olarak bayramda içerik paylaştığı iddiasını tekrarladı. Nefreti örgütlemek için çağrıda bulunan Büyük Aile Platformu, LGBTİ+’ların kamusal alanlardaki görünürlüğünü hedef alacak bir yasal düzenleme için talepte bulundu.
Kazakistan’ın LGBTİ+ karşıtı aile grupları tarafından bir imza kampanyası organize edildi. The Times of Central Asia’nın haberine göre 50.000’den fazla imza ile Kültür ve Enformasyon Bakanlığına sunulan dilekçenin talebi, mevzuata göre Bakanlık tarafından değerlendirilmeye alınmak zorunda.
"Açık ve Gizli LGBT Propagandasına Karşıyız" başlıklı kampanya, LGBTİ+’ların kamusal görünürlüğünü ve varoluşlarını hedef alan yasal düzenlemelerin yapılmasını talep ediyor.
İmzaların iletildiği Bakanlık, "çocukların sağlığı ve gelişimine zararlı" bilgiler içerdiği iddiasıyla LGBTİ+ içeriklere yer veren bir internet sitesinin faaliyetlerini Ocak ayında durdurmuştu.
Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco, Asya Pasifik’ten üniversitelilerle yaptığı video konferans sırasında LGBTİ+ karşıtı söylemlerini durdurması yönünde bir öğrenciden uyarı aldı.
Filipinler'de, Ateneo de Manila Üniversitesinde psikoloji öğrencisi olan Acebedo Rivera, Papa Francisco’nun LGBTİ+’lari için kullandığı aşağılayıcı dilden vazgeçmesi çağırdı.
"Ben de biseksüelliğim, eşcinselliğim, kimliğim ve tek ebeveynli bir ailenin çocuğu olmam nedeniyle dışlanıyorum ve zorbalığa maruz kalıyorum (...) LGBTQIA+ topluluğuna karşı saldırgan dil kullanmayı bırakın. Bu çok büyük acılara yol açıyor. Bu nedenle bipolar bozukluk yaşıyorum ve damgalandım.”
Dini lider, geçen ay psikoposlarla gerçekleştirdiği kapalı bir toplantıda eşcinsellerin ruhban okullarına kabul edilmesiyle ilgili bir tartışma sırasında okullarda “yeterince ibne olduğu” söylererek eşcinsel erkeklerin rahiplik eğitimi almasına karşı çıkmıştı. Nefret söylemlerinin basına yansıması üzerine Vatikan basın ofisi Papa adına “incinenlerden” özür dilemişti.
Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi (Academy of Motion Picture Arts and Sciences), Oscar ödüllerinde en iyi kadın ve en iyi erkek oyuncu rollerinin yerine cinsiyet vurgusu olmayan ödül vermenin yoklamasını yapıyor.
Akademi CEO'su Bill Kramer verdiği bir röportajda, daha fazla ödül organizasyonunun cinsiyet ayrımı gözetmeyen kategorileri benimsemesiyle birlikte Akademi'nin de aynı şeyi yapmayı düşündüğünü ancak "erken keşif aşamasında" olduklarını söyledi.
Cinsiyetsiz kategori teklifi, gündeme geldiğinde sık sık eleştiri ile de karşılaşıyor. Film eleştirmenleri ve kadın oyunculardan bazıları, cinsiyet ayrımı gözetmeyen kategorilerin kadın oyuncuları dezavantajlı duruma düşürebileceğini ve erkeklerin daha çok adaylık alacağını ortaya koyuyor.
Fotoğraf: haber61.net
Cumartesi günü başlayan Türkiye Kültür Yolu Festivali'nin Trabzon ayağındaki açılış kortejinde görülen dev kukla maskotun renkleri, LGBTİ+ karşıtlarını harekete geçirmeye yetti.
Etkinliği “Türk kültürü” ile bağdaştırmayan bazı haberlerin ardından yerel basında bu kez Yeniden Refah Partisi Trabzon İl Başkanlığı'ndan yapıldığı iddia edilen şu açıklamalar yer aldı:
"Trabzon'da dün başlayan Kültür Yolu adlı Festivalin, Amerikan festivallerine benzetildiğini, LGBT şapkalı palyaçoların Trabzon sokaklarında dolaştırıldığını üzülerek şahit olduk. Samimiyet bunun neresinde? Bu festivali kim yapıyor? AK Parti'nin Kültür Bakanlığı yapmıyor mu? Bu nasıl bir aymazlıktır? Milletin paralarıyla milletin çocuklarına LGBT sevgisi aşılanıyor. Bunların Türk kültürü ile ne ilişkisi var?
(...) Bir yanda İstanbul Sözleşmesi'ni feshedeceksiniz, diğer yanda Siyonizmin en büyük projesi olan LGBT'ye çaktırmadan destek vereceksiniz. Bu milleti artık kandıramazsınız. Bu millet sizin samimiyetsizliğinize kanaat getirmiştir."
Öte yandan, Kültür ve Turizm Bakanlığının tepkiler nedeniyle etkinliğe dair paylaştığı fotoğraflarda hedef gösterilen maskota yer vermekten kaçındığı iddia edildi.
Fotoğraflar: 10. İstanbul Trans Onur Haftası
10. İstanbul Trans Onur Yürüyüşünü engellemeye yönelik çabalar, Taksim’e çıkan metro hatlarının İstanbul Valiliğinin kararıyla kapatıldığının bir gün önceden duyurulmasıyla başladı. Yürüyüş günü polis, Taksim Meydanı'nı abluka aldı; meydanın çevresi barikatlarla kapatarak yaya girişine izin vermedi.
Polisler, TOMA’larla birlikte Şişli, Beyoğlu ve Kadıköy’de sokaklarda LGBTİ+’ları engellemek için nöbet tuttu. Kadıköy’de iki trans aktivist gözaltına alındı.
Lubunyalar şehirdeki polis kuşatması sebebiyle sokağa yüzlerce kişi birlikte sokağa çıkmadı ancak farklı noktalarda farklı eylem biçimleriyle translar, İstanbul’un pek çok yerinde “Buradayız!” dedi ve 10. Trans Onur Haftasını yaşattı.
Taksim Mis Sokak’ta, Kalamış’ta, Beşiktaş’ta, Şişli gibi pek çok noktada küçük gruplar halinde bayraklar ve sloganlarla sokağa çıkan trans aktivistler, Okmeydanı ile Haliç’te köprüye ve Mecidiyeköy metrobüs durağına trans bayraklarını astı.
Haliç’teki Atatürk Köprüsü’ne 10. Trans Onur Yürüyüşüyle dayanışmak için dev trans bayrağını asanlar ise Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekilleri Özgül Saki ve Kezban Konukçu oldu.
Gün boyu süren eylemler ve basın açıklamalarıyla “Tüm şehri alacağımızı söylemiştik” diyen aktivistler, Boğaziçi Köprüsü'ne lazer ışıkla yansıtılan "Cesaretim aklını zorladı mı?" ve "Suskun değil, sokaktayız" sloganlarıyla 10. Trans Onur Haftasını noktaladı.
Çerez Politikası
Size en iyi hizmeti sunabilmek ve reklam çalışmalarında kullanmak amacıyla sayfamızda çerezlerden faydalanıyoruz. Sayfamızı kullanmaya devam ederek çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz. Çerezler hakkında ayrıntılı bilgiye Çerez Politikamız'dan ulaşabilirsiniz.