LGBTİ+’lar, LGBT’ler ve LGBT’liler… Geçen hafta cümlenin ve dünyanın neresindeydiler?
Fotoğraf: UNITED24 Media
LGBTİ+’lardan suç örgütü yaratmaya çalışan “propaganda” yasağı Rusya’da örgütlenme ve görünürlük alanlarını gittikçe daraltıyor. Geçen hafta kamuoyuna yansıyan son örnek, otoritelere gerek kalmadan sansüre başvurulduğunu gösteriyor.
Rusya’daki büyük yayınevlerinden biri olan AST, İtalyan yönetmen Pier Paolo Pasolini'nin 400 sayfalık biyografisi Pasolini: Morire per le idee‘nin yaklaşık 70 sayfasını siyah şeritlerle karartarak yayınladı. Yayınevinin, eşcinsel yazarın biyografisini var olduğu haliyle yayınlamanın imkansız olduğu için bu kararı aldığı belirtiliyor.
Kitabın İtalyan yazarı Roberto Carnero, yayınevinin sansür konusunda kendisine açık olduğunu ve bu kararın Putin’in 2022’de genişlettiği “çocukları LGBT propagandasından koruma” gerekçeli yasaya karşı alındığını vurguladı.
Telegram kanalında yaptığı açıklamada AST, metnin bazı bölümlerini karartmanın o bölümleri kitaptan atmaktan “daha dürüst” bir karar olduğunu söyledi: “Okuyucu, kendisinden gizlenenleri öğrenmek için başka bir kaynağa gidip gitmeyeceğine kendisi karar verecek."
Ancak AST’nin sansüre karşı aldığı kararlar bununla da sınırlı değil. Reuters’in haberine göre geçtiğimiz hafta bağımsız Rus medyası yayınevinin, aralarında Amerikalı yazar James Baldwin'in Giovanni'nin Odası ve Rus Vladimir Sorokin'in Miras adlı kitaplarının da bulunduğu altı kitabı, yasak sebebiyle internet sitesinden kaldırdığını bildirdi.
Fotoğraf: Prag Pride
Geçtiğimiz Şubat sonunda Yasama Meclisinde, eşcinsel evlilik teklifinin reddedildiği ancak eşcinsel çiftlerin haklarının genişletildiği bir sivil birliktelik yasası geçmişti. Çek Cumhuriyeti Devlet Başkanı Petr Pavel, Pazartesi günü sivil birliktelik yasasını onayladı. Ancak LGBTİ+ aktivistleri, heteroseksüel çiftlerin sahip olduğu hakların tümü tanınmadığı için yasanın evlilik eşitliği manasına gelmediğinin altını çiziyor.
Yasa, LGBTİ+ çiftlere mülkiyet ve miras haklarının yanı sıra evlat edinmeye ilişkin bazı imkanlar sunuyor. Sivil birliktelik, 1 Ocak 2025’ten itibaren Çek Cumhuriyeti'nde yürürlükte olacak.
Kosova’da Eşcinsel Çiftleri Tanıyan Sivil Birliktelik Yasası Yolda
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, nefret siyasetinin LGBTİ+’ların yakınlarında uyandırdığı kaygıyı Meclis’teki basın açıklamasında dile getirdi.
“LGBTİ+ bireyler ve yakınları bize sık sık başvuruyorlar ve tedirginler. Çünkü ‘İktidar bizi sapkınlıkla suçluyor, Türk ailesine zarar verdiğimizi söylüyor; Aile Yürüyüşleri yapılıyor ve saldırılara maruz bir şekilde yaşıyoruz. Biz de bu toplumun vatandaşlarıyız, yönelimlerimizden dolayı bu denli ağır bir şekilde saldırılara maruz kalmayalım.
‘Bu gidişle LGBTİ+ bireyler üzerindeki baskıların artabileceği, derneklerin kapatılabileceği tehdidi ile karşı karşıyayız. İfade özgürlüğü rafa kaldırıldı. İfade özgürlüğünün kaldırılması diğer temel hakların da ortadan kaldırılmasına yol açıyor’ diyorlar. Anneler, babalar LGBTİ+ çocukları adına oldukça endişe duyuyor, önemli bir tedirginlik yaşıyor ve temel haklarının kısıtlandığını söylüyorlar.”
60'tan fazla LGBTİ+ örgütü, bu yıl İsveç'te gerçekleşecek olan Eurovision Şarkı Yarışmasında İsrail’in yer alması sebebiyle yayıncılara, yarışmacılara, çalışanlara ve izleyicilere yarışmayı boykot etme çağrısında bulundu: “Filistin'den ve dünyanın dört bir yanından kuir örgütler olarak, kimliklerimizin İsrail'in yerleşimci-sömürgeci apartheid rejimi tarafından araçsallaştırılmasını reddediyoruz.”
Yarışmanın 5 Mayıs’ta yapılan resmi açılış töreninin sunuculuğunun iki kuir performans sanatçısına verilmesi ise, boykot çağrılarına karşı organizasyonun özgürlükçü görünmeye yönelik göz boyama çabası olarak yorumlanmıştı.
Fotoğraf: Ankara Onur Yürüyüşü
Ankara’da, Antalya’da, Denizli’de, İstanbul’da, İzmir’de, Konya’da, Mersin’de bayrağını kapan lubunyalar, “1 Mayıs ile LGBT’nin ne alakası var?” diyenlere inat iş yaşamındaki ayrımcılığa karşı haklarını aramak için sokaktaydı.
LGBTİ+’lar Ankara’da Tandoğan’da koşarken, İstanbul’da Saraçhanedeydi. İzmir’de polisin engellemelerine rağmen, Gündoğdu Meydanı 1 Mayıs’ta tüm emekçilerin olduğu gibi LGBTİ+’ların da alanıydı.
“Kuir Emek Patronu Yenecek” demek için meydanlara çıkanlar arasında Antalya ve Mersin’den lubunyalar da vardı.
Öte yandan Denizli’de gökkuşağı bayrağı açmak isteyen bir kişi alanda tacize maruz kalırken, Konya’da bayrakla yürüyen kişi eylem sonrası hedef gösterildi.
Fotoğraf: ÜniKuir
“Varlığımız, görünürlüğümüz ve dayanışmamız için, 10 Mayıs Cuma, saat 18:00'de 81. yurdun önündeki çimlik alanda buluşacağız ve Merkez Kütüphanesine kadar yürüyüşümüzü gerçekleştireceğiz.”
Bilkent Üniversitesinin LGBTİ+ topluluğu Renkli Düşün, lubunyaların 10 Mayıs’ta kampüsü şanlatacağını bu mesajla duyurdu. Kulüp ayrıca, 8 ve 9 Mayıs tarihlerinde Atölye Bilkent topluluğu ile birlikte yapacağı “Pankart Atölyesi” etkinliğine çağırdı. Etkinlik, yürüyüşe hazırlık yapmak isteyen lubunyalar için iki gün boyunca U binasında sürecek.
Bilkentli LGBTİ+’lar geçen yılın Haziranında, 150 kişinin katılımıyla 4. Bilkent Onur Yürüyüşünü gerçekleştirmişti.
The Trevor Project’in her sene gerçekleştirdiği araştırmanın 2024 verileri, genç LGBTİ+’ların ruh sağlığı için daha atılması gereken çok fazla adım olduğunu gösteriyor.
ABD’de yaşayan 13 - 24 yaş aralığındaki 18.000 LGBTİ+ gencin katıldığı ankete dair bazı veriler şöyle:
- Yaklaşık her 8 LGBTİ+ gençten biri (%12), geçen yıl intihara teşebbüs etti.
- Yüzde 39’u ciddi biçimde intiharı düşündü. Bunların yüzde 46’sı trans ya da nonbinary gençlerdi.
- Ruh sağlığı desteği almak isteyenlerin yarısı bu hizmete erişemedi.
- Her 10 LGBTİ+ gençten 9’u, son dönemdeki politik gelişmelerin ruh sağlığını olumsuz etkilediğini söyledi.
- Trans ve nonbinary gençlerin yüzde 45’i, yasalar ya da politikalar sebebiyle kendilerinin ya da ailelerinin başka bir eyalete taşınmayı düşündüğünü bildirdi.
- 13-18 yaş grubundaki intihar teşebbüsü oranları (%16), 18-24 yaş grubuna göre (%8) daha yüksek.
- 13-17 yaş arası LGBTİ+ gençlerin neredeyse yarısı (%49) geçtiğimiz yıl zorbalığa maruz kaldığını bildirdi.
* Nonbinary: İkili cinsiyet rejiminin içinde yer almayan, yani kadın ya da erkek olmayan kişiler.
Çerez Politikası
Size en iyi hizmeti sunabilmek ve reklam çalışmalarında kullanmak amacıyla sayfamızda çerezlerden faydalanıyoruz. Sayfamızı kullanmaya devam ederek çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz. Çerezler hakkında ayrıntılı bilgiye Çerez Politikamız'dan ulaşabilirsiniz.