Böyle günlerimiz olsun diye yitirdiğimiz Hande’nin, Ecem’in, Boysan’ın, Zeliş’in, ve daha nice arkadaşımızın yasına tutunarak, güçle, umutla yürüyoruz
Sabancı Üniversitesi Cins Kulüp’ün organizasyonu ile gerçekleşen 3. Onur Yürüyüşü’nde, gökkuşağının renkleri ile kampüsü boyayan lubunya önce Sabancı Üniversitesi’ni renklendirdi, sonra mücadelelerini büyütmek için sesini yükseltti.
Yürüyüş sırasında yapılan basın açıklamasında LGBTİ+’ların maruz kaldığı ayrımcılığa, nefret politikalarına ve devletin baskıcı uygulamalarına tekrar dikkat çekti.
Basın açıklamasında, Hande Kader, Ecem, Boysan ve Zeliş gibi kaybedilen arkadaşların anısına sahip çıkıldığı ve yürüyüşün dayanışma ile sürdürüldüğü vurgulandı.
Öğrenciler, nefret cinayetlerine, sansüre, devletin LGBTİ+’ları kriminalize eden tutumuna ve intihara sürükleyen sistematik baskıya karşı kuir yaşamlarından vazgeçmeyeceklerini ifade etti.
Basın açıklaması, kampüslerde homofobiye, transfobiye, kadın düşmanlığına ve her türlü ayrımcılığa geçit verilmeyeceği vurgusuyla sona erdi.
Basın açıklamasının tamamı:
"
Bugün sabancı üniversitesi öğrencileri olarak tüm tehdit ve kısıtlamalara rağmen üniversitemizin 3. Onur Yürüyüşünü gerçekleştirdik.
Biz bu kampüse de, sokaklara da yeni çıkmadık fakat artık başımızı eğmeden, utanmadan, saklanmadan yürüyoruz.
Böyle günlerimiz olsun diye yitirdiğimiz Hande’nin, Ecem’in, Boysan’ın, Zeliş’in, ve daha nice arkadaşımızın yasına tutunarak, ve bu uğurda yan yana yürüdüğümüz dostlarımızla, dayanışmanın verdiği güçle, umutla yürüyoruz.
Her türlü yok saymaya, sansüre, maruz kaldığımız şiddete, nefret cinayetlerine ve devlet eliyle intihara sürüklenmelere rağmen kuir yaşamlarımızdan vazgeçmiyoruz.
Kuir hayatlari yalnızlığa mahkum etmeye çalışan; ayrımcı yasalarla kriminalize eden AKP-MHP iktidarı bilsin ki, biz üniversite öğrencileri olarak ait olduğumuz kimlik ne olursa olsun, iktidarın gözünü diktiği her yerde yeşermeye devam edeceğiz.
Çünkü biz Hande Kader’i hayattan koparan ateşi Madımak’tan, 6-7 Eylül’den, Diyarbakır’dan tanıyoruz.
10 sene önce Ali İsmail’e vurulan copun; bugün onun anısını yaşatan gençlere, her sene onur yürüyüşlerinde lubunyalara vurulduğunu biliyoruz.
İnancı, ahlakı, aileyi tekeline alan devletin aksine, yalnızca kendimiz gibi olanın değil, aynı zamanda
• Kapitalist rant uğruna zehirlenen suyun, kesilen ağacın yaşamında da,
• Sistemli olarak katledilmek istenen sokak hayvanlarının yaşamında da,
• Yok saymaya, asimilasyona, soykırıma maruz kalan;
• Gözaltına, tecrite, işkenceye karşı adil, demokratik ve onurlu bir yaşamda da ısrarcıyız.
Kayyumlara, erkek egemen iktidara karşı mücadelemizi kampüslerden sokaklara taşıyor, her geçen gün daha da büyütüyoruz
Kampüslerimizde homofobiye, transfobiye, kadın düşmanlığına, tacize, ve hiçbir türlü ayrımcılığa geçit vermiyoruz, vermeyeceğiz
Yaşasın lubunya dayanışmamız!
"
Seneye görüşürüz lubunya!
Çerez Politikası
Size en iyi hizmeti sunabilmek ve reklam çalışmalarında kullanmak amacıyla sayfamızda çerezlerden faydalanıyoruz. Sayfamızı kullanmaya devam ederek çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz. Çerezler hakkında ayrıntılı bilgiye Çerez Politikamız'dan ulaşabilirsiniz.