Ankara Onur Yürüyüşüne katıldığı için yargılanan aktivistlerin savunmaları üçüncü duruşmada sürdü. Dava, 15 Kasım’a ertelendi.
Kapak Fotoğrafı: Aslı Alpar / Kaos GL
5 Temmuz 2022’de Ankara’da gerçekleştirilen Onur Yürüyüşüne katıldığı için önce polisin ve çetelerin saldırısına maruz kalan, üstüne anayasal hakkını kullandığı için yargılanan 42 kişinin davasında üçüncü duruşma bugün (28 Eylül) tamamlandı.
Ankara 52. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davayı LGBTİ+ dernekleri 17 Mayıs, GALADER, Kaos GL ve ÜniKuir takip etti. LGBTİ+ aktivistleri ve hak savunucularının yanı sıra İstanbul Barosu İnsan Hakları Merkezi ve İnsan Hakları Derneği duruşma salonundaydı.
Fotoğraf: ÜniKuir
Bu duruşmada da sanık savunmaları polis şiddetini tekrar tekrar gözler önüne serdi.
Önceki duruşma: Polis şiddetini anlatmaya iki celse yetmedi!
Sanık savunmalarının henüz sona ermediği dava, 15 Kasım saat 14.00’e ertelendi.
Savunmasını veren ilk sanık H.S., 5 Temmuz 2022'de maruz kaldığı polis şiddetini şu sözlerle aktardı:
"Yürüyüş alanındayken bir anda polis uyarıda bulunmadan biber gazı, Coplarla müdahale etti.
Fotoğrafları da mevcut, benim ve kız kardeşimin dudağı patladı. Dudağımızın patlaması üzerine biber gazı sıkılmaya devam etti. Coplarla dövülen arkadaşımızı korumaya çalışırken bizim de sırtımıza vuruldu.
Gökkuşağı bayrağı elimizden alındı, yere atıldı ve üstüne basıldı. Bu onur kırıcı bir şeydi."
Sanıklardan Ç.K., 5 Temmuz 2022'de maruz kaldıkları şiddetin kolluk kuvvetleri ile sınırlı kalmadığını hatırlatıyor:
"Polisin hem sözlü hem fiziksel şiddetine maruz kaldık. Bunun da üstüne polisle beraber esnafın da saldırısına uğradım. İddianamede geçen suçlamaları kabul etmiyorum, suçsuz olduğumuz görüntülerle de kanıtlanıyor."
Bir diğer sanık E.G., parkta oturanların dahi yürüyüş günü gözaltına alındığını vurguluyor.
"Ben gazetecilik öğrencisiyim. Barışçıl şekilde yapılan bir protestoyu hem fikri anlamda takip etmek hem de mesleğimi icra etmek için oradaydım. Polisin bir uyarısı olmadan sürüldük ve darp edildik. Sonrasında gözaltında parkta duran ve eyleme katılmamış bir kadının dahi gözaltına alındığı bir dosyada beraatimi talep ediyorum.”
Yürüyüş alanına ulaşamadan katılımcılara biber gazı sıkıldığını ifade eden Z.K., tanık olduğu şiddete karşı çıkarken darp edildiğini aktardı:
“Onur Yürüyüşü çağrısını sosyal medyada duymuştum. Onla beraber bir çağrı daha duydum: Birçok tarikat, bize saldırmak üzere Onur Yürüyüşünün gerçekleşeceği yere çağrıda bulundu. Onur Yürüyüşü LGBTİ+'ların varoluşlarını ortaya koydukları bir yürüyüş. Ne yazık ki ülkemizde gözaltılarla, engellemelerle anılıyor. Ben de desteklemek amacıyla Kuğulu Park'a doğru gidiyordum.
Daha parka ulaşamadan, yürüyüşe katılmak isteyen birçok insana biber gazıyla müdahale edildiğini gördüm. Ben de bunu engellemek için o tarafa doğru gittim. Ben de darp edilerek gözaltına alındım. Ama aynı gün aynı saatte çağrı yapan tarikat üyelerinin hiçbirinin gözaltına alındığını görmedim.”
Polis şiddeti Ankara'ya sıçradı: Onur Yürüyüşü'nde aktivistler darp edilerek gözaltına alındı
Çerez Politikası
Size en iyi hizmeti sunabilmek ve reklam çalışmalarında kullanmak amacıyla sayfamızda çerezlerden faydalanıyoruz. Sayfamızı kullanmaya devam ederek çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz. Çerezler hakkında ayrıntılı bilgiye Çerez Politikamız'dan ulaşabilirsiniz.