"Sanki üniversitede gibi değil; lisenin beşinci, altıncı, yedinci senelerini okuyor gibiyim."
Tercih dönemi devam ediyor. ÜniKuir olarak, birkaç ay sonra kampüslere güneş gibi doğacak lubunyalar için pek çok üniversitedeki LGBTİ+ özneden deneyim aktarımları almak için yola koyulduk. Lubunya Tercih Yapıyor (LTY) serisinde, kampüs güvenliğinden barınma sorunlarına, ders içeriklerinden burs imkanlarına, üniversite personelinin tutumlarından şehirdeki koli fırsatlarına kadar pek çok şeyden konuşacağız.
Elbette bu seri, tek bir lubunyanın belirli bir dönem içindeki deneyimini kapsıyor. Üniversitenin farklı kampüslerin, farklı bölümlerinden hatta aynı dersi alan lubunyaların tecrübe ettiklerinin dahi birbirinin aksi olabileceğini göz önünde bulunduruyoruz. Çünkü hepimizin deneyimi biricik.
Üniversiteli LGBTİ+ olmak hakkında daha çok deneyimi görünür kılmak ümidiyle oluşturduğumuz serinin yirmi dördüncü konuğu Ankara Üniversitesi’nden Bahar.
LTY Serisi #23: Kırklareli Üniversitesi’nden Emre anlatıyor
Bahar, Ankara Üniversitesi’nde Kimya okuyor. Lise hayatı boyunca, hayalini kurduğu aile evinden uzak üniversite hayatı ona tam olarak istediklerini sunmamış. Bahar hem aldığı eğitimden hem de kampüs ortamından memnun olmadığını aktarıyor. Yeterli bir eğitim almadığını, canı istediği için İletişim Fakültesi’nde girdiği dersler sırasında fark etmiş, Kimya’dakilerden tam zıttı bir ders deneyimi yaşayarak.
Bahar, Kızılay’da özel bir yurtta kaldığını şu an için bir sorun yaşamadığını; ancak açık kimlikli bir LGBTİ+ olsa ailesine haber verileceğinden emin olduğunu ifade ediyor.
Kampüste gökkuşağı aksesuarlarıyla görünür olduğunu ve bir ayrımcılığa maruz kalmadığını aktaran Bahar, deneyimine zemin sağlayan koşulları pek de olumlu anmıyor. Çünkü öğrencilerin, hocaların ve personelin kuir görünürlüğü görmezden geldiği kanısında. Ona kampüste en iyi gelen şey ise üniversitede aktif faaliyet gösteren LGBTİ+ topluluğu QueerAnka’dan tanıdığı insanlarla karşılaşmak. Ankara’da en çok zaman geçirdiği Kızılay’da ise kuir karşılaşmaları sevdiğini anlatıyor: “Yeri geldiğinde birbirimizi durdurup tarzını övme alışkanlığımıza bayılıyorum.”
Konu üniversite yönetimi ve özel güvenliklerin tutumuna gelince Bahar, kampüsteki şiddet atmosferinden duyduğu tedirginliği dile getiriyor. Lubunya olsun olmasın hak arayışındaki öğrenciler için Ankara Üniversitesi’nin güvenli bir alan olmadığını aktarıyor.
Ankara Üniversitesi’nde hem Tandoğan hem de Cebeci kampüsü deneyimi olan Bahar’ın anlatacağı çok şey var. Söz Bahar’da.
Senin tercih döneminden başlayalım istersen. Üniversite tercih dönemi nasıl geçmişti, sen neye göre tercih yapmıştın onlardan bahseder misin?
İstanbullu bir öğrenci olarak, lise hayatım boyunca üniversitede aile evinden uzakta olmanın hayalini kurmuştum. Temel bilim aşığı bir öğrenci olarak Ankara’daki üniversitelerin görmek istediğim eğitimi karşılayacağını, keyifli bir öğrencilik hayatı yaşayabileceğimi düşünmüştüm. Tercih listemde sadece ODTÜ, Hacettepe Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi’nin kimya, biyoloji ve fizik bölümleri vardı. Nitekim Ankara Üniversitesi kimya bölümünü kazandım.
Ankara Üniversitesi’ne gelmeden ne umuyordun? Beklentini karşıladı mı?
Ankara Üniversitesi’nden beklentim öncelikle eğitim kalitesinin iyi olması ve 12 senelik öğrenim hayatımda göremediğim, kendime benzer kişileri bulabileceğim sosyal bir ortam ve bunu sağlayabilecek aktiflikteki bir kampüs hayatıydı. Beklentimin çok büyük bir oranda karşılanmadığını söyleyebilirim.
Okula dair memnun olduğu ve olmadığın şeyleri biraz daha açar mısın?
Kimya bölümü öğrencisi olarak eğitimin ve hocaların yeterli olduğunu söyleyemeyeceğim. Fakat gönüllü olarak Cebeci kampüsündeki İletişim Fakültesi’nin birkaç derslerine girdiğimde, kendi bölümümde gördüğüm eğitim kalitesinin zıttıyla karşılaştım. Bölümümün yer aldığı Tandoğan kampüsü oldukça asosyal öğrencilere sahip olduğunu söyleyebilirim. Herkes kendi grubuyla takılıyor ve grupları birleştirecek etkinlikler olmuyor.
Aldığın eğitim hakkında neler söylersin?
Temel bilime ilgili bir öğrenci olarak okulda gördüğüm şey bilimden uzak, yalnızca hesaplamalardan ibaret. Sanki üniversitede gibi değil, lisenin beşinci, altıncı, yedinci senelerini okuyor gibiyim. Hocaların çoğunun “öğretmek” konusunda eksik olduğunu düşünüyorum. Fakat kimya bölümü öğrencisi olmama rağmen İletişim Fakültesi derslerinin oldukça yararlı olduğunu düşünüyorum. Hocalar oldukça donanımlı, anlayışlı ve ulaşılabilir.
Nerede yaşıyorsun, barınma sorunu yaşadın mı?
Kızılay’da özel bir yurtta tek kişilik bir odada kaldığım için oda arkadaşı deneyimim yok. Yurt görevlileriyle aram iyi fakat açık kimlikte olsam beni kabullenmeyeceklerinden ve aileme haber vereceklerinden neredeyse eminim.
LGBTİ+ öğrenci olma deneyimine gelirsek: Ne bekliyordun Ankara Üniversitesi’nden, neyle karşılaştın?
Daha önce bahsettiğim gibi Tandoğan kampüsü oldukça asosyal. Aynı zamanda apolitik bir ortama sahip olduğundan kimse kimseyi umursamıyor. Herhangi bir fobiye maruz kalmadım. Gökkuşağı bayrağı, askısı gibi aksesuarlarla “görünür” olmama rağmen kampüs içerisinde herhangi bir fobiye maruz kalmadım. Açıkçası bu konuda öğrencilerin, akademik personellerinin ve görevlilerin kuir görünürlüğüne dikkat etmediğini ya da görmezden geldiğini düşünüyorum. Kampüsteki kuirler olarak birbirimizi rahatlıkla tanıyabileceğimiz, QueerAnka topluluğu olarak rahatlıkla etkinlik yapabileceğimiz bir kampüs dilerdim.
Bir özne olarak kampüste, derste, yemekhanede, kantinde, tuvalette neler deneyimledin? Buralarda LGBTİ+ bir öğrenci olmanın yaşattıklarından bahseder misin?
LGBTİ+ bir öğrenci olarak tarzım dışında kimliğimi gösterdiğim bir alan yok kampüs içerisinde. Ders sırasında kuir ve feminist kimliğimi rahatlıkla dile getirebiliyor, bundan rahatsız olan insanlar görsem de konuşma hakkına sahip olabiliyorum.
Senin deneyimlerin içinde kampüsün, okulun veya yaşadığın şehrin olumlu yönlerinin olduğu bir şeyler var mı?
Tandoğan kampüsünde en iyi hissettiğim anlar QueerAnka’dan tanıdığım kuir öğrencilerle karşılaşmak. Bu sayede her yerde olduğumuzu bir kez daha anlıyor, ne olursa olsun selam verip sohbet edebileceğim insanlarla etkileşime girebiliyorum.
Ankara’da en çok Kızılay’da bulunuyorum. Yüksel, Meşrutiyet ve Konur Cadde’lerinde kuir gençlerle göz göze gelmek, yeri geldiğinde birbirimizi durdurup tarzını övme alışkanlığımıza bayılıyorum. Algıda seçicilik olsa gerek, kuirler olarak bakışlarımız her zaman birbirini buluyor.
Bu sene Feminist Gece Yürüyüşü’ne ilk kez katıldım ve orada attığımız feminist ve kuir sloganlar, o birlik duygusunun coşkusunu hala, yürüyüşün yapıldığı Selanik Caddesi’nden her geçtiğimde hissediyorum. Arkadaşım Ayşe ile yapmak istediğimiz “feminist ve kuir şehir” temalı atölye için Ayşe, İletişim Fakültesi’ndeki bir hocaya danışmıştı ve kuir şehir adına birçok güzel kaynak vermişti. Benim gibi gündemden oldukça uzak kalan kimya hocalarının bilgi yetersizliğine her gün maruz kalan bir öğrenci için, kuir olmayan bir hocanın bu kadar bilgili olması bana çok iyi gelmişti.
Hocaların, diğer öğrencilerin, okul personelinin ve yönetimin LGBTİ+ öğrencilere ve LGBTİ+ gündemlere yaklaşımları nasıldı?
Kimya bölümünde hocalarımızın neredeyse hepsi geri kafalı ve anlayışsız. Feminist, kuirdostu hocaları bırakın, öğrencilerinden bayan-erkek diye ayıran, öğrencilere zorbalık yapan, cinsiyetçi, şaşırtıcı şekilde bilim karşıtı olan hocalarımız var.
İletişim Fakültesi hocaları için bu durumu söyleyemeyeceğim. Bazı derslerinde kuir ve feminist kimliğimi açıkça göstererek bu konu dolayında savlar öne sürebiliyor, hocalardan olumlu ve anlayışlı dönütler alıyorum. İletişim Fakültesi’nde feminist kimliğiyle ön planda olan bazı hocaların TERF ve/veya LGBTİ+ karşıtı olduğunu biliyorum. Fakat bu hocalarla iletişim kurmaktan imtina ettiğim için bu konuda herhangi bir deneyimim olmadı. Özellikle erkek cis-hetero (cis: cinsiyeti ile atanmış cinsiyeti örtüşen) öğrencilerin feminizm ve kuir teori üzerine ön yargılı ve kaçıngan davranışları olduğunu gözlemledim. Fakat hocalarımızın eşit tutumu dolayısıyla kimsenin buna rahatlıkla karşı çıkabildiğini görmedim. Kimya bölümünün derslerinde yorum yapma, düşünce belirtme fırsatımız olmadığından, derste kimliğimi sergileyemedim. Dolayısıyla hocaların ve öğrencilerin bu konu hakkındaki tutumlarını deneyimlemedim.
Özel güvenliklerin öğrencileri -özellikle kuir gördüklerini- herhangi bir anlaşmazlıkta işi polise götürmeye kadar uzattıklarını, kampüse muhalif öğrencilerin protestolarını bastırmak için dışarıdan bıçaklı insanlar aldığını biliyorum. İdarecilerin ise LGBTİ+ öğrenciler dahil, onların fikirlerine zıt olan her öğrenciyi, öğrenci grubunu bastırma, susturma ya da görmezden görme eğilimi var. Haklarımız hiçbir şekilde gözetilmiyor.
TIKLA: Ankara Üniversitesi öğrenci topluluklarından kampüs içindeki şiddete karşı ortak açıklama
Üniversitende LGBTİ+ öğrenci topluluğundan biraz daha bahseder misin?
QueerAnka adında LGBTİ+ öğrenci topluluğumuz var ve oldukça aktifiz. Resmi bir topluluk olmadığımızdan ve yönetim tarafından desteklenmediğimizden kampüs içinde etkinlikler yapamıyoruz. Tanışma etkinliğinden film gösterimine, bilgilendirici atölyelerden partilere, dönem içerisinde onlarca etkinlik düzenleniyor. Toplulukta hazırlık-birinci sınıf öğrencileri oldukça fazla ve ben bu kadar genç öğrencinin topluluğu fark edip burayı bir çatı olarak görmesi, burada sosyalleşip dostluklar kurmasından çok mutluyum.
Okuldaki LGBTİ+ öğrenci topluluğu olmayan diğer öğrenci topluluklarını nasıl değerlendirirsin? Bu topluluklar lubunyalar için güvenli mi? Faaliyetlerinde lubunyaları kapsıyor mu?
Daha çok bilimle alakalı topluluklarda bulundum ve sayısal öğrencilerinde şaşırmadığım bir durum olan apolitiklik, feminizm ve kuirlikten bihaberlik mevcuttu. Oysaki, bilim topluluklarının birçoğu kuir kapsayıcı olabilir fakat bu, topluluğun çoğunluk tarafından gerekli görülmeyen bir durum ne yazık ki.
Kampüsün neler sunduğundan bahsettik, biraz da şehirden bahsedelim. Nasıl bir şehir sence Ankara?
Birkaç kuir dostu mekan sayesinde arkadaşlarım ve sevgilimle şehre gerçekten “ait” gibi hissedebiliyoruz. Genç, kuir, cıvıl cıvıl insanların varlığından çok hoşlanıyorum ve gerek QueerAnka topluluğu buluşmalarında gerekse Ankara’nın bizi kucaklayan kafelerinde, caddelerinde bu insanlarla bir arada bulunabiliyorum. Fakat Ankara’da bizim gibi alt sınıf öğrencilerin bulunabileceği, vakit geçirebileceği mekanlar oldukça kısıtlı.
Ankara’nın sosyal konuları temel alan okul toplulukları, enstitüler, dernekler gibi oluşumlarında görüyorum ki, feminist ve kuir kimliği açık olan kişiler, bir şekilde feminizm ve kuir düşünceyi ele alan etkinlikler yapıyor. Elimden geldiğince bu etkinliklere katılmaya, hatta gönüllü olmaya çalışıyorum. Kendimi dernek ve enstitüler sayesinde yalnız hissetmiyorum. Kendimi geliştirebileceğim, sesimi duyurabileceğim, arkadaşlar edinebileceğim oldukça oluşum mevcut.
Bir lubunya olarak, sana kampüs yaratma imkanı verilse nasıl bir yer yapardın orayı?
Bir üniversiteyi kazanmayı hak etmiş her öğrencinin, kendini o üniversiteye ait hissetme hakkının olduğunu düşünüyorum. Kimsenin kendini azınlıkta hissetmesini istemez, her grup-topluluğa yeterince imkan sağlardım. Öğrencileri birbiriyle kaynaştıracak, düşünce alışverişi yapabileceği etkinlikler düzenlerdim.
Kampüste insan ve hayvan haklarına karşı olmayan ve nefret söylemi içermeyen her türlü yürüyüşe izin verirdim. Akademik personellerin düzenli olarak öğrencilerin psikolojilerini anlayabilmelerini sağlayan atölyelere katılmasını sağlardım. Üniversitedeki CTS’nin (Cinsel Taciz ve Cinsel Saldırıya Karşı Destek Birimi) aktif, düzenli, her türlü azınlık haklarını gerçek anlamda gözetmesini denetlerdim. Öğrencilere kendini güvende hissettirerek kendilerini düşüncelerinden ve hareketlerinden alıkoymalarını engellemiş olurdum.
Ankara Üniversitesi’ni tercih etmeyi düşünenlere söylemek istediğin bir şey var mı?
Benim gibi bilime ilgili biriysen Ankara Üniversitesi kimya bölümünde aradığını bulamayacaksın. İletişim Fakültesi’ni ise şiddetle öneriyorum. İki kampüsü de deneyimleyen biri olarak hayalinde sosyal, eğlenceli ve güvenli bir kampüs ortamı varsa, bunun büyük oranda karşılanmayacağını söylemek istiyorum. Eğer üniversitemize gelirsen QueerAnka’da seninle tanışmaktan, seni üniversiteye alıştırmaktan ve aramıza katmaktan büyük heyecan duyarız.
Çerez Politikası
Size en iyi hizmeti sunabilmek ve reklam çalışmalarında kullanmak amacıyla sayfamızda çerezlerden faydalanıyoruz. Sayfamızı kullanmaya devam ederek çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz. Çerezler hakkında ayrıntılı bilgiye Çerez Politikamız'dan ulaşabilirsiniz.