LTY Serisi #32: MEF Üniversitesi’nden Helin anlatıyor

LTY Serisi #32: MEF Üniversitesi’nden Helin anlatıyor

• 04/08/2022
• ÜniKuir

"Dönem başında LGBTİ+'lara karşı ayrımcı söylem ve davranışlar nelerdir, bunların önüne nasıl geçeriz gibi bilgilendirmeler yapan hocalar gördüm."

Kapak temsili fotoğrafı: Üniversitenin resmi kulübü MEF LGBTQ+’tan öğrenciler Öğrenci Dekanı ile birlikte.

Tercih döneminin sonu geliyor. ÜniKuir olarak, birkaç ay sonra kampüslere güneş gibi doğacak lubunyalar için pek çok üniversitedeki LGBTİ+ özneden deneyim aktarımları almak için yola koyulduk. Lubunya Tercih Yapıyor (LTY) serisinde, kampüs güvenliğinden barınma sorunlarına, ders içeriklerinden burs imkanlarına, üniversite personelinin tutumlarından şehirdeki koli fırsatlarına kadar pek çok şeyden konuşmaya devam ediyoruz.

Elbette bu seri, tek bir lubunyanın belirli bir dönem içindeki deneyimini kapsıyor. Üniversitenin farklı kampüslerin, farklı bölümlerinden hatta aynı dersi alan lubunyaların tecrübe ettiklerinin dahi birbirinin aksi olabileceğini göz önünde bulunduruyoruz. Çünkü hepimizin deneyimi biricik.

Üniversiteli LGBTİ+ olmak hakkında daha çok deneyimi görünür kılmak ümidiyle oluşturduğumuz serinin otuz ikinci konuğu MEF Üniversitesi’nden Helin. 

LTY Serisi #31: TOBB ETÜ’den Rabin anlatıyor  

Helin, tercih öncesindeki beklentilerini karşılayan MEF Üniversitesi’ni özgürlükçü ve öğrenci odaklı olarak tanımlıyor. Memnun olmadığı tek şeyin ise üniversitenin küçük kampüsü olduğunu ifade ediyor. Helin, yaşadığı yer ile kampüs arasındaki uzaklığı dahi sorun etmiyormuş, bunu da okulunu çok sevmesine bağlıyor.

Helin, yüzde 75 burs ile başladığı okulunu 3.50 not ortalamasının üstüne çıkarak tam bursa çevirmiş. Bu imkanın, kişilere değil yetkinliği sağlayan herkese verildiğinin altını çiziyor. Üniversiteden destek aldığı bir diğer nokta ise lubunya kimliğini keşfetme sürecinde gerçekleşmiş. Hocalarının desteğinin kendini keşfetme sürecinde çok yarar sağladığını bu yüzden de bu keşfin, Türkiye şartlarındaki herhangi bir lubunyaya göre daha kolay geçtiğini düşünüyor.

Mensubu olduğu resmi öğrenci kulübü MEF LGBTQ+’nın faaliyetlerinden de bahseden Helin, öğrenci dekanlığı tarafından destek gördüklerini de vurguluyor. Lafı uzatmadan daha fazlasını Helin'den dinleyelim.

Senin tercih döneminden başlayalım istersen. Üniversite tercih dönemi nasıl geçmişti, sen neye göre tercih yapmıştın onlardan bahseder misin? 

Açıkçası lise hocalarımın önerilerine göre tercih listemi şekillendirmiştim. Benim için önemli olan okulun prestiji, sağladığı imkanlar ve akademik kadrosuydu. Şu anki okulum da bu kriterleri karşıladığı için tercih listemde yer vermiştim. 

MEF Üniversitesi’ne gelmeden ne umuyordun? Beklentini karşıladı mı?

Benim için önemli olan bana deneyim ve donanım kazandıracak bir üniversite olması ve her anlamda gelişmemi sağlamasıydı. MEF Üniversitesi’nin beklentimi karşıladığını düşünüyorum.

MEF’te Memnun olduğun ve olmadığın şeyler neler? Nasıl bir kampüs ortamı sağlıyor sence?

Dürüst olmam gerekirse memnun olduğum konular oldukça fazla. Genel olarak özgürlükçü bir üniversite. Sadece LGBTİ+ öğrenciler özelinde söylemiyorum bunu. Çeşitliliği fazla kılan, herkesin birbirine saygı gösterdiği ve ayrımın olmadığı bir yer. Kendi bölümüm için sağladığı imkanlar oldukça fazla, 1. sınıftan itibaren deneyim kazandırmayı amaçlayan bir yerdeyim. Hiyerarşinin en az şekilde bulunduğu, öğrenci odaklı bir üniversite. En ufak sorunumuzu bile rahatlıkla paylaşabiliyoruz ve en kısa sürede çözülmeye çalışılıyor. 

Memnun olmadığım şeyler arasında ise küçük bir kampüsümüzün olduğunu söyleyebilirim. Geniş geniş çimlerde yatmak, ağaçlı bir kampüsün olması her öğrencinin hayalidir. Maalesef MEF bunu karşılayamıyor. 

Aldığın eğitim hakkında neler söylersin?

Hocalarımız her zaman destekçimiz. Gerek okulla, dersle ilgili konularda gerekse kişisel konularımızda her zaman gidip yardım isteyebiliriz. Hocalara ulaşım her an mümkün, sadece bir mailimize bakar. Mail atıp dönüş almadığım hiçbir kişi bilmiyorum.

Öğrenci işleri, kurumsal ilişkiler, rektörümüz ve aklınıza gelebilecek diğer herkes mutlaka ki geri dönüş sağlıyor. Bunun dışında ÇAP, yandal, Erasmus gibi imkanlar sağlanıyor. Kütüphanede çoğu kitaba online bir şekilde kolaylıkla ulaşabiliyoruz.

Nerede kalıyorsun, barınma sorunu yaşadın mı? 

Ben aile evinde kalıyorum. Benim evim okuluma biraz uzak ama buna rağmen okula giderken bir memnuniyetsizlik hakim değil. Yorulmuyorum dersem yalan olur ama okulumu sevdiğim için bu yorgunluk rahatsız edici olmuyor. 

Burslara erişim imkanın oldu mu? Eğer çalışman gerektiyse iş bulman zor muydu, LGBTİ+ bir öğrenci olarak deneyimlerin nasıldı?

Zaten başlarken yüzde 75 bursla başlamıştım. Daha sonrasında öğrencinin kim olduğuna bakılmaksızın 3.50 not ortalaması şartını yerine getiren herkese verildiği gibi bana da üstün başarı bursu verildi. Bunun dışında çeşitli tercih bursları da sağlanıyor. İş konusunda okuldaki birimlerde öğrenci asistanı olma imkanı birçok okulda olduğu gibi var. Bu konuda ise öğrencinin kesinlikle kimliği değil yetkinliği söz konusu oluyor. 

Lubunya bir öğrenci olarak kampüs deneyimine gelirsek eğer, üniversiteye gitmeden önce ne umuyordun neyle karşılaştın onlardan bahseder misin?

Öncelikle şunu söylemeliyim ki benim kendimi keşfetme sürecim üniversite hayatına başladıktan sonra oldu. Bu yüzden tercih öncesinde bu mesele üzerine okula dair bir beklentim ve araştırmam yoktu. Fakat okula başladıktan sonra özellikle PDR/Psikoloji bölümlerindeki hocaların desteğini görmek benim kendimi keşfetme sürecimde çok yarar sağladı. Bütün sürecin Türkiye şartlarında birine göre daha kolay ve sağlıklı ilerlediğini düşünüyorum. 

Bir LGBTİ+ olarak kampüste, derste, yemekhanede, kantinde, tuvalette neler yaşadın?

Kampüste kendi deneyimim özelinde herhangi bir ayrımcılık ile karşılaşmadım. Aksine oldukça kapsayıcı bir kampüs hayatımız olduğunu düşünüyorum. Tabi ki de öğrenciler özelinde her kesimden insan var ve bazen çevrenizi sizin seçmeniz ve şekillendirmeniz gerekiyor. 

Senin deneyimlerin içinde kampüsün, okulun veya yaşadığın şehrin olumlu yönlerinin olduğu bir şeyler var mı?

Zaten halihazırda bir LGBTQ+ ve Cinsiyet Eşitliği Kulübümüz vardı ve ben de dahil oldum. Ben kendi keşif sürecimde bu kulüpteki ve kulüp dışındaki bütün arkadaşlarımdan destek aldım. Bazı bölüm hocalarımla bu durumu paylaştım ve onlar da desteklerini eksik etmediler. Bunlar bireysel deneyimlerimdi.

Çoğu hocamız fobik davranışlardan kaçınıp isteyerek ya da istemeyerek fobik davranışlarda bulunan kişileri de uyarıyorlar. Bunun dışında kulübün de öğrenci dekanlığı tarafından oldukça desteklendiğini söylemeden geçemeyeceğim. 

Hocaların ve üniversite yönetiminin LGBTİ+’lara yönelik tutumları, politikaları vs. nasıldı? 

Öncelikle hocalarla başlamak istiyorum. Daha önce de bahsettiğim gibi dönem başında özellikle bu konuyla ilgili ayrımcı söylem davranış nedir, fark etmeden yapılan davranışlar nelerdir, bunların önüne nasıl geçeriz gibi bilgilendirmeler yapan hocalar gördüm. MEFLGBTQ+ da bu doğrultuda faaliyet gösteriyor. Böylelikle kapsayıcı bir yaşam ortamı yaratmaya çalışıyorlar. Yönetim ise bu konuda her türlü desteğe açık ve bizim önerilerimize kulak veriyor. Kimsenin mağdur edilmeyeceği ve öznelerin haklarının korunacağı bir çerçeveyi birlikte çizebiliyoruz. 

Üniversitende LGBTİ+ öğrenci topluluğunu biraz daha anlatır mısın?

Kulüp öğrenci dekanlığı tarafından tanınmış ve resmi olarak faaliyet gösteriyor. Etkinlikler iki ana başlık altında, farkındalık ve dayanışma çatısında gerçekleştiriliyor. Farkındalık adı altındaki etkinliklerde elimizden geldiğince öznelerin deneyimlerini diğer öğrencilerle paylaşmalarına önem veriyoruz. Dönem başlarında hocalarımızın da katılımlarını önemli gördüğümüz LGBTQ+ Farkındalık Atölyeleri düzenliyoruz. Dayanışma adı altında olanlar ise kulüp üyelerimizin arasındaki iletişimi, samimiyeti ve dayanışmayı arttırmak amacıyla yapılan eğlenip gullüm yapabildiğimiz etkinlikler oluyor. 

Okulda LGBTİ+ öğrenci topluluğu olmayan diğer öğrenci topluluklarını nasıl değerlendirirsin? Bu topluluklar lubunyalar için güvenli mi sence?

Şimdiye kadar bulunduğum çoğu etkinlikte ayrımcı bir söylem veya davranışla karşılaşmadım. Okulda çok fazla topluluk olduğundan bu soruya genel bir yanıt vermek oldukça zor. Topluluk içerisindeki dinamiklere göre değişebiliyor. Ama ben yine kendi deneyimlerimden yola çıkarak bir lubunyanın MEF Üniversitesi’nde kimliği söz konusu olarak topluluklardan zarar göreceğini veya güvensiz herhangi bir durum yaşayacağını düşünmüyorum. 

Kampüsün neler sunduğundan bahsettik, biraz da şehirden bahsedelim. Nasıl bir şehir sence İstanbul?

İstanbul’un bir LGBTQ+ üniversite öğrencisi için en büyük dezavantajı pahalılık olurdu büyük ihtimalle. Çevremdeki arkadaşlarımın barınma ihtiyaçlarını karşılarken hem ekonomik olarak ne kadar zorlandıklarını hem de bunun ötesinde bir yer bile bulamadıklarını gördüm, birlikte deneyimledik. Bunun göz önünde bulundurulması gerektiğini düşünüyorum.

Onun dışında her telden insanın yaşadığı kocaman kalabalık bir şehir İstanbul. Bu güvenli alanlarınızı yaratırken size kolaylık sağlıyor elbette. Lubunyaların güvenli hissettiği alanları bulmak ve çevrenizi oluşturmak zor değil. Ancak Türkiye’de biz LGBTQ+ özneler olarak kalkanımızı her zaman takınmak ve kendimizi korumak zorundayız. 

Bir lubunya olarak, bir kampüs yaratma imkanı verilse sana, nasıl bir yer yapardın orayı? 

Fiziki imkanlardan önce içerisindeki herkesin kapsayıcı olmasını dilerdim. Kimliklerimize göre ayrıştırılmadığımız ama birbirimize farklılıklarımızla bir şeyler kattığımız; bakış açılarımızın, dünya görüşümüzün sürekli çeşitlenebileceği bir ortam olmasını sağlardım. Çünkü üniversite bir eğitim ortamı yanında yaşam ortamı da. En çok değişebileceğimiz ve kendimizi keşfedebileceğimiz ortamın güvende hissettirmesi ilk önceliğim olurdu. 

MEF Üniversitesi’ni tercih etmeyi düşünenlere söylemek istediğin bir şey var mı?

Öğrenciyi hem eğitim anlayışında hem de kampüs yaşamında merkeze koyan bir kültürü olduğu için ben herkesin gönül rahatlığıyla MEF Üniversitesi’ni tercih edebileceğini söyleyebilirim.