Yol Arkadaşı'nda Aralık'ta neler var?
Yol Arkadaşı'nda Aralık'ta neler var?
- 25/12/2023
- EHE Gönüllüleri
Bu ay size yol arkadaşlığı edebilecek albüm, kitap, film önerileri.
ÜniKuir Eşit Haklara Erişim Programı gönüllüleri, geçen ay Yol Arkadaşı Bülteni hazırlamaya başladı.
Aralık ayı boyunca onlara sorular sorduran kimi zaman cevaplar bulduran içerikleri derleyen gönüllülerin 2023’ün son ayı için dört önerisi var.
Ekin, Soft Analog’un son albümü Dans İllüzyon’u anlatıyor…
Soft Analog, 2019 yılında Ankara’da kurulmasına rağmen kariyerine İstanbul’da devam eden gruplardan bir tanesi. Alternatif dinleyicilere yeni bir perspektif ve can suyu verdiler diyebiliriz. Çünkü ezgilerin karıştığı, farklı türlerden ilham alınan yeni dönemde deneysel müzikler sunuyorlar bize. Harmanladıkları türler arasında Disco, Funk ve Synthwave bulunuyor. Bu zengin türlerle beraber Alternatif Pop, Synth Pop ve İndie Dans tarzında müzik yapıyorlar. Daft Punk, French 79, L'imperatrice, Camel, The Alan Persons Project, Justice ve Röyksopp gibi sanatçıların ilhamını görmek de mümkün oluyor. Türk ezgilerinin çağdaş elektronik dokunuşlarıyla alternatif bir dünyanın içine dalıyoruz.
Yeni albümleri ilk albümleri aslında. Dans İllüzyonu geçtiğimiz günlerde yayınlayan grup, bize sıralı dinlenildiğinde aslında bir hikaye anlatıyor. Hikayeye kulak veren ve onu anlamak isteyenler, kendisine de dönebileceği bir alan bulabilir. Kendisinde dokunamadığı veya ulaşamadığı yerlere uzanan bu yolculukta albüm, arka plan müziği olarak güzel eşlik ediyor. En azından bende denendi ve onaylandı. Ayrıca sık konser veren grubun sahne performansı da kayıt müziğini aratmıyor. Kostümleri ve sahnedeki duruşları da insanı konserde istese de istemese de içine çekiyor. Bir de seyirci de tam anlamıyla oradaysa ve grubu biliyorsa çok keyifli bir deneyim oluyor. Alternatif müzik dünyamızda Brek, Hedonutopia, Selin Çıngır gibi isimlere değinmeden bitirmek istemedim. Ne zamandı hatırlamıyorum ama Brek bir Instagram hikayesinde, yeni ve alternatif sanatçılara algoritmaların yer vermediğini paylaşmıştı. Şaşırmadım tabii ki ve alternatif ötekilere daha çok sarılmaya devam ettim. Keyifli dinlemeler.
Melis, Edouard Louis’in Babamı Kim Öldürdü (2018) kitabını anlatıyor…
Louis, kitapta babası ile arasındaki ilişkiyi erkeklik üzerinden değerlendiriyor. Babasının kendi isteğine göre kuramadığı, yaşadığı dönemlerin siyasi gündemlerince çekiçle şekillendirilen erkekliği ile Louis’in kendi erkekliği arasındaki çatışmayı ele alıyor kitap. Erkeklikleri; yaşadığımız zamanların, sınıfların ve ülkelerin siyasetinden ve devletlerinden ayrı düşünülemez gören Louis, “senin bedeninin tarihi, onu yok etmek için birbirinin yerine geçen bu isimlerin [politikacıların] tarihidir” diye de belirterek bedenimizin üzerindeki, bu sebeple de cinsiyetlerimizin üzerindeki devlet tahakkümüne dikkat çekiyor.
Şansal, hbomberguy’ın Plagiarism and You(Tube) videosunu anlatıyor…
Harry Brewis, yani YouTube'daki kanal adıyla "Hbomberguy" neredeyse dört saate varan ve geçtiğimiz haftalarda yayınladığı bu videoda içerik üreticilerinin, özellikle youtuberların emek hırsızlığını ele alıyor.
Videonun ikinci yarısını neredeyse tamamen YouTube'da kuir içerik üreten James Somerton’a odaklanarak ve onu detaylı bir şekilde eleştirerek geçiriyor. Harry, Somerton'ın çalışmalarındaki emek hırsızlığını, Somerton’ın çeşitli kaynaklardan almış olduğu malzemeleri izinsiz ve neredeyse hiç değiştirmeden kullanmasına dikkat çekerek vurguluyor. Kuir konular ağırlıklı İngilizce video üretiminde çok büyük bir isim haline gelen Somerton’a yönelttiği en büyük eleştiri, başka kuir içerik üreticilerinin işlerini bu kişilere referans vermeden, yazılarını çalarak kanalını büyütmüş olması.
Bu video ele aldığı meselelerle ağır gibi görünse de izlemeye kesinlikle değer. Harry bu videodan kazandığı bütün parayı, Somerton’ın emek hırsızlığı yaptığı kişilere bağışlayacağını açıkladı. Ayrıca bu videoya ek olarak, yapımcısı Kat’le bir araya getirdiği kuir youtuberların kuir içerikli videolarından oluşan şahane bir seçme playlist paylaştı.
Ege, Martin McDonagh’ın The Banshees of Inisherin (2022) filmini anlatıyor…
Bu filmde yönetmenin ismi hiç geçmemiş olsaydı da oyuncu seçimleri, -genellikle şiddet içeren- eylemlerinin absürtlüğünden ortaya çıkan mizah, İrlanda’nın tarihine dair referanslar, karakterlerin irrasyonel seçimleri ve keskin diyaloglarla Martin McDonagh’ın filmi olduğunu anlardık.
The Banshees of Inisherin, önceki filmlerinde olduğu gibi bu öğelerin hepsini barındıran ve ana karakterlerin geçmiş eylemleri için kefaret veya kefaret arayışıyla dolu bir film. Colm'ün Pádraic ile iletişimi kesme kararı, filmin başlarından itibaren benim için karmaşık bir kuir platonik ilişkinin dinamiklerini işaret ediyordu. İlişkilerin sonunu/sorununu belirlemek için net bir dilin eksikliği, aslında bir yolun bulunamayışı, karakterlerin “gizemli” ve toplumsal anlayışın sınırlarının dışında var olan bir ilişkiye sahip olduklarını gösteriyor. İzleyici olarak, değişen duyguları ifade etmek için dil/ifade eksikliği tarafından işaretlenen, yavaşça çözülen bir arkadaşlığın inceliklerini keşfediyoruz. Colm ve Pádraic arasındaki ilişkide, iyilik ve acının, şefkat ve zalimliğin bir arada var olabildiği bir denge görüyoruz.
McDonagh’ın filmlerinde işlevsiz (dysfunctional) aile dinamikleri görürken, bence bu filmde bir adım öteye geçip aileyi bir başka biçimde tanımlıyor. Colm’ün birlikte yaşadığı köpeği, Pádraic’in en yakın arkadaşı olan eşeği aile üyesi olarak görüyoruz. Aile demişken… Siobhán, Inisherin’deki erkeklerin sınırlı bakış açılarının ötesindeki dünyayı temsil etmesiyle, benim için, en vurucu karakterdi. Colm’ün karşısına geçip "Hepiniz çok sıkıcınız! Hiçbir şey üzerine kurduğunuz o küçük dertlerle, hepiniz çok sıkıcısınız" dediği an Siobhán, Colm ve Pádraic’ın bencilliklerine, iletişim kabiliyetsizliklerine bıçak gibi saplanarak, onlara birbirinden farksız olduklarını yüzlerine vuruyor. Seyirci için ise, bu arkadaşlığın bitişinde kimin daha haklı olduğu ikilemini aşan, bu erkeklerin sınırlılıklarını ve izole yaşamlarının kısıtlılıklarını ifşa eden bir başka yönü bizlere işaret ediyor.
