"Nereden çıkmış bu laf?" diye soran Sa, lubunyalara hakaret için kullanılan bir kelimenin peşine takılıyor.
Sahipsiz Kelime
Türkiye'de yetişmiş erkek atanan kuirlerin büyük çoğunluğu, "top" kelimesi ile cinsel yönelim/cinsiyet kimlikleri arasındaki ilişkinin farkındadır diye tahmin ediyorum. Birçoğumuzu travmatize eden bu ifade, aslında sadece bir kelime olarak değil, arkasında taşıdığı iğrenme, öfke ve nefret duyguları ile hayatımızda yenilmez bir canavar gibi durmaktadır. Elbette bu kelime, toplumsal düzlemde uğraştığımız tek ya da en önemli şey değil. Hâlâ şiddetin ve ayrımcılığın envai çeşidiyle uğraşmak zorundayız maalesef. Yine de "top" kelimesi benim için biraz özeldir. Bu özellik de, sanırım, LGBTİ+ hareketi tarafından dahi yeterince sahiplenilmemesinden kaynaklanır.
İbneye gösterdiğimiz saygı ve kabullenişi görmemiş bu kelimeyi biraz irdelesek, üzerine söz üretmeye başlasak fena olmaz diye düşünüyorum. “Peki bunca zaman neden bu kelimeyle yeterince ilgilenmedik?” diye de sorunca, kendime hep “Bu nesnenin adıyla varoluşumuz arasında bir ilişki kuramıyoruz” cevabını veriyorum.
YAZI: ZAMANDA YOLCULUK
Yazının Amacı
İşte ben de bu yazıda, tam da bunu yapmayı; yani top kelimesi ve erkek atanmış bireylerin eşcinselliği, biseksüelliği, translığı, ya da ikili cinsiyet karşıtlığı arasında kurulabilecek olası bazı ilişkileri irdelemek istiyorum. Baştan söylemem gerekir ki değerlendirmem akademik bir düzlemde olmayacak. Daha çok anekdotlar ve bazı varsayımlar üzerinden serbest çağrışım yapacağım gibi düşünebilirsiniz. Doyurucu olmasa da yazının en azından konu üzerinde düşünmek için bir başlangıç noktası oluşturabileceğine inanıyorum. Buyurunuz.
Bir Aktivistin Teorisi
İlk değerlendirmeyi kendim üzerinden değil, bir başkasının görüşü üzerinden yapacağım. Bu fikir, 21 yıl önce Kaos GL'nin düzenlemiş olduğu “Lezbiyen ve Geylerin Sorunları ve Toplumsal Barış İçin Çözüm Arayışları” sempozyumu için İstanbul'dan Ankara'ya gelen bir aktivistin söylemine dayanıyor. O (cis*-eşcinsel erkek) aktiviste göre; "top kelimesinin eşcinsel erkekleri tanımlaması, (cis-hetero) erkeklerin futbol oyununda topa VURMASI ile ilgili” bir şeydi. Duyduğum anda cılız ilişkiyi görebilmiştim ama ikna olmamıştım. Bulunduğumuz ortam kalabalık olduğundan ve öyle yerlerde fikirlerimi ifade etmekten çekinebildiğimden kendisiyle detaylı konuşamadık. Ama sanırım bu görüş, futbolun fiziksel gücün ve heteronormatif erkeklik anlayışının baskın olduğu bir spor olması ile de yakından ilişkiliydi. Nitekim bu sporda güçlü, egemen erkekler ayaklarıyla yuvarlak bir nesneyi tekmeliyordu. Bu yerinde duramayan, kaygan, köşesiz, güçsüz nesneyi tekmelemeleri, onu arkadan vurarak itmeleri, eşcinsel erkeklerin “becerilmesiyle” ve/veya buna bağlı olarak onlara hak görülen eylemlerle ilişkili olabilirdi.
Kendi Uydurmam
İkinci değerlendirmeyi ise kendime yaptığım bir açıklama üzerinden gerçekleştireceğim. Bu açıklamaya göre, "top" kelimesi erkek atanan kuirlerin anal seks yapmalarına dayalı bir sembolizmle ilişkilidir. Şöyle ki; açılmış anüs dışarıdan bakıldığında bir çemberi veya deliği andıran bir yapıdır. Anüsüne direkt olarak bakılan birey, salt bir çember (yahut delik) olarak görülebilir. Bu çemberin üç boyutlu dünyadaki karşılığı küre; küre şeklinin en yaygın temsil edildiği nesne ise toptur. Böylece cinsel birleşmeye anüsüyle dâhil olan kişi, delik-küre-top akıl yürütmesinin sonunda bir nesneye dönüştürülür. Bu, ilk bakışta zorlama görünen bakışın ayrıca erkek atanan kuirleri işaret eden bir el hareketiyle de örtüşmesi, benim kendime sunduğum en güçlü kanıttır. Bahsettiğim harekette aynı elin başparmağı ile işaret parmağı uç uca getirilerek bir çember oluşturulur. Bence erkek atanan kuirleri temsil eden bu çember de anüs deliğine gönderme yapmaktadır. Sizi ne kadar ikna etti bilmiyorum ama bu, benim bu konu üzerine kendime yaptığım en kalıcı açıklamadır.
Yeni Bir Bağlantı
Ya da açıklamaydı diyelim. Çünkü geçen Pazar, bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine izlediğim Paris Is Burning (1990) adlı belgesel bana "top" kelimesiyle ilgili bambaşka şeyler düşündürdü. O belgeselde New York’taki erkek atanan kuirlerin düzenlediği etkinlikler, balo kelimesinin İngilizce karşılığı olan "ball" kelimesiyle ifade ediliyordu. Ve iyi bildiğimiz gibi “ball” kelimesinin Türkçedeki bir diğer karşılığı da TOP’tur. “Burada bilmediğimiz bir nedenle yanlış tercümeye kurban gitmiş olabilir miyiz?” diye düşünmeden edemedim. Sonuçta, bizim “batı icadı”, “dejenere kültürün bir ürünü” vs. olduğumuzu düşünen insan sayısı az değil. O dönem yaşayan bir kısım sivri zeka, bizim New York’taki bu gruba özenmiş kendini bilmezler olduğumuzu düşünüp bizi o balolarla ilişkilendirmek istemiş olabilir. Neden olmasın?
Test Edilebilecek Bir Hipotez
"Top" kelimesinin yanlış çeviri dolayısıyla kullanıma girmiş olabileceği düşüncesini test etmek de kısmen mümkün aslında. Böyle bir durumda yapacağımız en iyi şey; kelimenin tarihsel kayıtlarına bakmak olur. Eğer "top" görece yeni bir kelime ise yani 80’lerden önce** kelime bu anlamda hiç kullanılmamışsa, o zaman bu hipotezin güçlendiğini söyleyebiliriz (kesin olarak kanıtlanmış olmasa da). Öte yandan, eğer New York’taki balllar başlamadan önce de bu kelime eşcinsel erkekleri tanımlamak için kullanılmışsa, hipotez kesin olarak çöker ve alternatif açıklamalar şart olur.
Sonuç Olarak...
Şu ana kadar güçlü herhangi bir kanıt ortaya koyamadığımdan, yukarıda yaptığım tüm açıklamaların tamamen spekülatif olduğunu fark ettiğinizi sanıyorum. Futbol ve spor dünyasının erkek egemen yapısı, anal seksin damgalanması ve yanlış çeviriler gibi faktörler ya da bilmediğimiz bambaşka olaylar, bu kelimenin bugünkü anlamını kazanmasında rol oynamış olabilir. Her ne sebeple olursa olsun, "top" kelimesinin aşağılayıcı şekilde kullanılması, kuirfobinin dil üzerindeki bir yansımasıdır. Dolayısıyla bu konuda uyanık olmalı ve kelimenin kendisi değilse de arkasındaki karanlık gücün yok edilmesi için elimizden geleni yapmalıyız.
Hepinize esenlik, sabır ve hoşgörü dolu günler dilerim.
Dayanışmayla,
Sa
...
*Cis: Atanmış cinsiyeti ile gerçek cinsiyeti aynı olan kişiler. Başka bir ifadeyle, kimlikte yazan cinsiyet ile kişinin cinsiyetinin uyumlu olması.
** Wikipedia bilgisine göre Ballroom Culture 19yy ortalarında başlamış, ancak yüzyıl sonra beyaz ırkçı anlayışı delmek için siyahlar ve Latinler bu kültüre kendini dahil etmiştir. 19yy.’daki kültürün çok fazla bilinebileceğine şüphe ile yaklaşılarak, bu yazıda, Ball kültürünün daha yaygın ve kapsayıcı zamanı referans alınmıştır.
---
ÜniKuir medya portalında yayınlanan köşe yazıları, yazarlarının sorumluluğundadır. Yazıların unikuir.org adresinde yayınlanmış olması, ÜniKuir’in metindeki görüşleri desteklediği anlamına gelmemektedir.
---
Çerez Politikası
Size en iyi hizmeti sunabilmek ve reklam çalışmalarında kullanmak amacıyla sayfamızda çerezlerden faydalanıyoruz. Sayfamızı kullanmaya devam ederek çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz. Çerezler hakkında ayrıntılı bilgiye Çerez Politikamız'dan ulaşabilirsiniz.