Rektörlük yasakladı, ODTÜ’de polis yine Onur Yürüyüşü’ne saldırdı

Rektörlük yasakladı, ODTÜ’de polis yine Onur Yürüyüşü’ne saldırdı

• 10/06/2022
• ÜniKuir

Yürüyüşe katılan 37 öğrenci işkence ile gözaltına alındı.

Tetikleyici içerik uyarısı: Polis şiddeti

ODTÜ Rektörlüğü’nün 7 Haziran’da bildirdiği yasağın üzerine beklenen gerçekleşti. Onur Yürüyüşü’nü yaptırmamak için kampüsün her yanına konuşlanan polisler, yürüyüşe katılan öğrencilere saldırdı. Tüm engellemelere rağmen yürümeyi başaran LGBTİ+'lara gaz bombası ve plastik mermi sıkan polis, katılımcıları ters kelepçe ile gözaltına aldı. 2019 yılında yapılan 9. Onur Yürüyüşü öncesinde de rektörlük, öğrencilerin işkence ile gözaltına alındığı yürüyüş öncesinde polisi kampüse davet etmişti.

Yürüyüşe saatler kala

ODTÜ Rektörlüğü’nün yasakladığı, 18:00’de başlaması planlanan yürüyüşten saatler önce kampüs kapılarına gelen mezunların, izin almış ziyaretçilerin giriş yapmasına izin verilmedi. Saat 16:00’ya yaklaştığında kapılardan çevik kuvvet araçları girmeye ve kampüsün girişine yakın noktalarda TOMA’lar bekletilmeye başladı. 

Fotoğraf: Af Örgütü

Polis bina içlerine gaz attı, öğrencileri ters kelepçe ile gözaltına aldı

Yürüyüş, saat 18:00’de başladı. Katılımcılar, Fizik Mühendisliği’nden Merkez Mühendisliğe doğru bayraklarıyla, slogan atarak yürüdü. Polis, Onur Yürüyüşü'ne Merkez Mühendislik binası önünde saldırdı. Öğrencileri hedef alarak gaz bombası ve plastik mermi sıkmaya başlayan polis, bir yandan da katılımcıları ters kelepçeyle gözaltına aldı. 

Polisin şiddeti yürüyüş alanıyla sınırlı kalmadı. Saldırıdan kendisini korumak için topluluk odalarına sığınan öğrencilere gaz sıkıldı. Odalarda ve kütüphanede gözaltı yapan polis, dersliklere de gaz attı.

Saldırıya uğrayan öğrenciler kampüste dağılarak basın açıklaması okudu

LGBTİ+ aktivistleri, saldırının üzerine kampüsün farklı yerlerine dağıldı ve basın açıklaması okumaya başladı. ODTÜ LGBTİQAA+ Dayanışması, basın açıklamasında “kayyum rektörün tüm faşist, ötekileştiren ve fobik dayatmalarına karşı hatırlayın, alışın, gitmiyoruz demek için buradayız” dedi. Ayrıca, aktivistler Matematik Bölümü binasına dev bir gökkuşağı bayrağı asarak direnişten vazgeçmeyeceklerini bir kez daha gösterdi.

Gözaltına alınan aktivistler serbest bırakıldı

Gözaltıların ardından öğrenciler sağlık kontrolü için hastaneye götürüldü. Polis şiddeti hastanede de sürdü. Kafasına ağır darbe alarak gözaltı yapılan öğrencilerden biri, hastane önünde tekrar darp edilerek polis aracına bindirildi.

Gözaltına alınan 37 aktivist, karakoldaki ifadelerinin ardından 3 ayrı hastaneye dağıtılarak sağlık kontrolünden geçirildi. Son grubun, sabah 04:30 civarında hastaneden bırakılmasıyla, gözaltına alınan aktivistlerin tümü serbest kalmış oldu.

Kampüsteki basın açıklamasının tam metni

“Biz lubunyalar, 20 Mayıs’ta Boğaziçi Onur Yürüyüşü’ne saldıran gücü tanıyoruz, bu saldırı tüm lubunyalara yapılmış bir saldırıdır. Bu güç, aynı zamanda kampüslerimizde bizleri kısıtlayan, hedef gösteren, şiddet uygulayan gücün ta kendisidir. Yaşam alanlarımız olan yurtlar dahil olmak üzere kampüsün her alanında karşılaştığımız fobi, ötekileştirme ve baskılamanın asıl sorumlusunun fobik kayyum rektör Verşan Kök olduğunun hepimiz farkındayız ve tüm bunlara karşın “Hatırla!” diyoruz.  

Kayyum baskısına karşın kampüslerde mücadele veren lubunyaları “Hatırla!”, LGBTİ+fobiyi “Hatırla!”; barınma, çalışma ve yaşama hakkı gözetilmeyen lubunyaları “Hatırla!”; trans cinayetlerini “Hatırla!”, trans intiharlarını “Hatırla!”; Hande Kader’i, Eylül Cansın’ı, Hande Buse Şeker’i, Ahmet Yıldız’ı, Okyanus Efe’yi, Zirve Soylu’yu, Didem Akay’ı “Hatırla!” demeye her anımızda olduğu gibi bugün, burada da devam ediyoruz. 

Hayatlarımızın, varlığımızın ve özgürlüğümüzün bu fobik, ötekileştiren ve hedef gösteren baskılarla kısıtlanmaya çalışılmasına karşın biz “Her yürüyüşümüz Onur Yürüyüşü”, “Alışın, her yerdeyiz, varız ve gitmiyoruz” diyerek direnmeye, boyun eğmemeye ve bu sözlerimizi her seferinde “Hatırlatmaya” devam ediyor; fobik kayyuma, baskıcı iktidara, faşist düzene karşı “Hatırla!” diyoruz."

Yürüyüşten önce neler oldu?

ODTÜ LGBTİQAA+ Dayanışması, iki yıl aradan sonra düzenlenecek Onur Yürüyüşü’ne bugün (10 Haziran) için çağrıda bulunmuştu. Topluluk yürüyüşten önce kampüste Onur Ayı’nı Onur Haftası etkinlikleri ile kutlarken, rektörlük öğrenci ve mezunlarına mail göndererek, haftanın sonunda düzenlenecek 10. ODTÜ Onur Yürüyüşü’ne izin vermeyeceğini açıkladı.

Açıklamada, Onur Yürüyüşü gerçekleştiği takdirde “her türlü güvenlik önleminin” alınacağı bildirildi. Rektörlük, Onur Yürüyüşü’ne yönelik çağrıları ise “Üniversitemiz kampüsünü kendilerinin ülkemizdeki izinsiz yürüyüş merkezi olarak lanse etmeye çalıştığı farklı paylaşımlar” olarak niteledi. 

Üniversite yönetiminin yürüyüş öncesi baskısı bunlarla da sınırlı kalmadı. Rektörlük, hafta boyunca Dayanışma’nın afişlerini kaldırdı, pankartlarını indirdi. 5. Onur Haftası kapsamında etkinlik yürütmesi için davet edilen aktiviste kampüse alınmadı. ODTÜ bileşenlerinin yakınlarının kampüse girmesini olanak sağlayan ODTÜ PASS sistemi, 00:00 – 21.00 arasında kapatılarak girişler engellendi. 

Yasaklamaya ve baskıya karşı kamuoyundan pek çok tepki geldi. Sivil toplum örgütleri ve ODTÜ bileşenleri açıklama yayınlayarak üniversite yönetiminin kararından dönmesine yönelik çağrıda bulundu.

ODTÜ Rektörlüğü’nün Onur Yürüyüşü yasağına karşı tepkiler büyüyor  

7 Haziran'da rektörlüğün ODTÜ Onur Yürüyüşü'nü yasaklayan mailine karşı dava açıldı. Acil olarak yürütmeyi durdurma kararı istendi. Ancak mahkeme yasakla ilgili sorularını cevaplaması için ODTÜ'ye 15 gün süre tanıdı. 

9. ODTÜ Onur Yürüyüşü’nde neler olmuştu? 

10 Mayıs 2019'da yapılan 9. ODTÜ Onur Yürüyüşü’nde rektörlüğün davetiyle kolluk kuvvetleri kampüse girdi. Polis, saatler süren müzakerenin ardından anayasal haklarını kullanmak isteyen öğrencilere ve çalışanlara saldırdı, yürüşüye katılan 21 öğrenci ve 1 akademisyeni gözaltına aldı. Saldırı esnasında katılımcıların anayasal toplanma ve örgütlenme özgürlüğünün ihlal edilmesinin yanısıra katılımcılar ters kelepçe, duvara dayayarak arama gibi hak ihlallerine maruz bırakıldı.

Ağustos 2019’da Onur Yürüyüşü'ne katıldıkları gerekçesiyle 18 öğrenci ve 1 akademisyen hakkında karar “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlamasıyla dava açıldı. 2 yılı aşkın süren davanın sonucunda tüm sanıklar suç unsurlarının oluşmadığını belirten kararla beraat etti. Bu karar aynı zamanda Onur Yürüyüşü davalarında ilk defa Onur Yürüyüşü düzenlemenin bir suç olmadığını ifade eden karar olmasıyla emsal niteliği taşımakta. Bir öğrenciye polise hakaretten para cezası verildi ve hükmün açıklanması geri bırakıldı.