LTY Serisi #41: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden Uzay Çetin anlatıyor

LTY Serisi #41: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden Uzay Çetin anlatıyor

• 17/08/2022
• ÜniKuir

“Onur Ayı’nda yaşanan yoğun fobi şehirdeki pek çok kişi için şaşırtıcı bir deneyimdi, bu yüzden gelecekte bu durum neye dönüşür kestiremiyorum.”

Üniversite tercih dönemi bitti ancak Lubunya Tercih Yapıyor serisi büyümek istiyor. Farklı şehirlerden farklı üniversitelerden lubunyalar seriyi katkılarıyla geliştirmek istedi, bu yüzden kısa süreliğine seriye devam edeceğiz! Çünkü bu serinin, tercih dönemindeki lubunyalara destek olmasını istediğimiz kadar yerleştirmelerle birlikte yeni bir şehre ya da kampüse ayak basacak lubunyalar için bilgilendirici bir not olarak kalmasını da arzu etmiştik. Umarız ki yıllarca genç lubunyalar için hep birlikte bu hafızayı canlı tutabiliriz.

Daha önce de hatırlattığımız gibi: Bu seri, tek bir lubunyanın belirli bir dönem içindeki deneyimini kapsıyor. Üniversitenin farklı kampüslerin, farklı bölümlerinden hatta aynı dersi alan lubunyaların tecrübe ettiklerinin dahi birbirinin aksi olabileceğini göz önünde bulunduruyoruz. Çünkü hepimizin deneyimi biricik.

Kampüs güvenliğinden barınma sorunlarına, ders içeriklerinden burs imkanlarına, üniversite personelinin tutumlarından şehirdeki koli fırsatlarına kadar pek çok şeyden konuşmaya kısa süre devam edeceğimiz Lubunya Tercih Yapıyor serisinin kırk birinci konuğu Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden (ÇOMÜ) Uzay Çetin.

LTY Serisi #40: Anadolu Üniversitesi’nden Alp anlatıyor  

Uzay Çetin, ÇOMÜ’de Radyo, Televizyon ve Sinema bölümünde okuyor. Üniversite seçiminde, bir LGBTİ+ olarak daha güvende olabileceğini düşündüğü şehirlere öncelik vermiş. Çanakkale de tercih listesinde sonlarda olmasına rağmen şehir, Uzay’ın beklentilerini aşmış.

Çanakkale’de genellikle kendini güvende hissettiğini söyleyen Uzay, geniş ve yeşil kampüsünden çok memnun. Ancak gördüğü eğitimin kalitesinin ise beklentilerinin altında kaldığını ifade ediyor. 

Onur Ayı’nda ortaya çıkan nefret söylemlerinin ve hedef göstermelerin şehirdeki pek çok lubunya için yeni olduğunu söyleyen Uzay, yine de Çanakkale’yi “bir lubun için oldukça güzel bir şehir” diye tanımlıyor. Çanakkale’deki barınma ve iş deneyimlerini aktaran ve tavsiyelerde bulunan Uzay, kampüse dair beklentilerini karşılamayan tek şeyin ise LGBTİ+ öğrenci topluluğunun eksikliği olarak aktarıyor.

Senin tercih dönemin nasıl geçmişti hatırlıyor musun?

Tercihlerimi yaparken eğitim kalitesi kadar şehirdeki homofobi düzeyi de benim için oldukça önemliydi. Açık bir eşcinsel olduğum için gün içinde homofobiye maruz kalmadan kendim olabileceğim bir şehirde eğitim görmek istedim. Çanakkale de bu sebeplerden dolayı tercih listemdeydi.

ÇOMÜ’ye gitmeden önce ne umuyordun? Beklentini karşıladı mı?

Açıkçası Çanakkale tercih listemin sonlarındaydı ama Çanakkale’ye geldiğimde beklentimi olumlu anlamda aşan bir ortamla karşılaştım. Çanakkale küçük bir şehir, bunun getirdiği dezavantajlar var elbette ama avantajlarından biri de demografik olarak çok daha homojen olması. Farklı ortamlara, mekanlara gittiğinizde aşağı yukarı aynı tepkileri alıyorsunuz. Bu yüzden de yeni bir yere ya da ortama girdiğimde acaba burada homofobiye maruz kalır mıyım endişesi zamanla ortadan kalktı bende. Bu da şehrin genelinde kendimi güvende hissetmemi sağladı. Ama dediklerimden şehirde hiç LGBTİ+fobinin olmadığı gibi ütopik bir düşünce de oluşmasın her yerde olduğu gibi Çanakkale’de de fobi mevcut elbette.

Üniversitende sevdiğin ve sevmediğin şeyler neler?

ÇOMÜ’nün eğitim kalitesi açısından beni tatmin etmediğini söyleyebilirim ama bunu kendi bölümüm için söylüyorum elbette diğer bölümler için bir şey diyemem. Kütüphanesi oldukça büyük ve zengin. O kütüphanede çalışıp sabahlamak da benim kampüs eğlencelerimden biriydi. Kampüs olarak ise bence oldukça geniş bir kampüsü var. İnanılmaz bir boğaz manzarası, oturulabilecek yeşil alanları ve pek kimsenin bilmediği ama benim arada meditasyon yapmak için gittiğim gizli ağaçlık alanları var. Anlayacağınız kampüste yeşile ve manzaraya doyuyorsunuz. Huzurlu bir ortamı olduğunu söyleyebilirim.

Aldığın eğitimin seni tatmin etmediğini söyledin, sorun ne sence? Memnun olduğun taraflar var mı? 

Öğrenciyi yeterince zorladıklarını ve dimağ açıcı bir müfredat olduğunu düşünmüyorum. Öğrendiğim pek çok şeyi müfredat dışı kendi araştırmalarımla öğrendim. Ama bunlar kendi bölümümle ilgili deneyimlerim elbette. Onun dışında geniş ve zengin bir kütüphanesi var ve 7/24 açık. Ve gece geç saatlerde de kütüphaneye giden otobüs hattı var. Hocalarımın çoğu ile Whatsapp’tan iletişime geçebiliyordum bu yüzden hocaların ulaşılabilirliğinin de kolay olduğunu söyleyebilirim.

Nerede kalıyorsun, barınma sorunu yaşadın mı?

İlk iki sene yurtta son iki sene evde kaldım. İlk kaldığım yurtta hiçbir problem yaşamadım ve kimse tarafından ötekileştirilmediğim gibi harika da bir arkadaş ortamım vardı. Arada maruz kaldığım birkaç homofobik tutum olsa da benden önce yurttaki arkadaşlarım tepki gösteriyordu. Ama ben yine de yönetime karşı açık kimlikli olmamayı tercih ettim.

Kaldığım ikinci yurtta, ki bu yurdun adını vermek istiyorum Kepez Duru Dünya Erkek Öğrenci Yurdu, oje sürdüğüm için yönetim tarafında yurttan atılmakla ve daha birçok saçma şeyle tehdit edildim bu yüzden bu yurtta kalmanızı tavsiye etmem.

Burslara erişim imkanın oldu mu? Eğer çalışman gerektiyse iş bulman zor muydu, LGBTİ+ bir öğrenci olarak deneyimlerin nasıldı?

Sadece KYK kredisi alıyordum onun dışında da burslara başvurmadım o yüzden tam bir bilgim yok burslarla ilgili. Pek çok işte çalıştım. Hepsinde de açık kimlikliydim. Ama ne yazık ki hiçbir iş yerim ojelerimle çalışmama izin vermedi. Ama LGBTQ+ olduğum için işe alınmama gibi durumum olmadı. Mobbinge uğradığım tek yer ise 17 Burda AVM’deki Demlik adında ki bir işletme idi, orada çalışmanızı tavsiye etmiyorum.

Bir LGBTİ+ öğrenci olarak kampüs deneyimine dönersek, okula gelmeden önce ne umuyordun ne buldun?

Şehirde ve kampüste deneyimlediğim şeyler birbirinden farklı değildi. Kampüse dair beklentimi karşılamayan şey ise LGBTQ+ kulübü ve etkinliklerin olmamasıydı. Evet fobi ile karşılaşmıyordum ve rahatça kendim olabiliyordum; ama bu tarz kulüp ve etkinlerin kampüste olmaması da beni üzüyordu.

Senin deneyimlerin içinde kampüsün, okulun veya yaşadığın şehrin olumlu yönlerinin olduğu bir şeyler var mı?

Şehirde Muaf adında çok tatlı ve aile ortamı sunan bir inisiyatif mevcut. Pek çok soruna da meydan okumaya çalışan ve kendilerinden ödün vererek bunu yapan bu insanlarla tanışıp ailenin bir parçası olmanızı çok isterim.

Peki hocalarının LGBTİ+ öğrencilere ve LGBTİ+ gündemlere yaklaşımları nasıldı? 

Ben okula ilk başladığımda oldukça pozitifti hala da öyle; ama bütün hocaların aynı yaklaşımda olduğunu söyleyemem. Okula sonradan gelen bazı hocalarla fikir ayrılıkları yaşadığım oldu. Ama bu fikir ayrılıkları benim eğitim hayatımı etkilemedi, ders içinde ya da dışında hoca tarafından ötekileştirilmeme sebep olmadı.

Yönetiminin LGBTİ+’lara yönelik tutumları?

Okulda henüz bir LGBTQ+ kulübünün olmaması bu tutumu yeterince açıklıyor ne yazık ki. Tutumları çok iç açıcı değil.

Kampüsün neler sunduğundan bahsettik, biraz da şehirden bahsedelim. Nasıl bir yer sence Çanakkale? 

Şehir ne yazık ki biraz pahalı bu yüzden eve çıkmak zorlayıcı olabiliyor. Bu durumda ilk yöneldiğim şey ev arkadaşlığıydı. Ortak arkadaş aracılığıyla ya da sosyal medya yardımı ile pek çok kişi ile eve çıktım. Hiçbiri ile de sorun yaşamadım. 

Ve gelelim koli konusuna: Küçük şehir büyük sorunlar demek söz konusu şey koli ise. Birincisi seçeneğiniz kısıtlı üzgünüm arkadaşlar. İkincisi çoğu bu seçenek kısıtlılığından dolayı hoş olmayan koli üçgenleri doğabiliyor ne yazık ki. Bu yüzden en azından ilk yılınızda bir gurme edasıyla seçim yapmanızı tavsiye ederim.

Çanakkale Üniversitesi’ni tercih etmeyi düşünenlere söylemek istediğin bir şey var mı? 

Geçtiğimiz Onur Ayı’nda yaşanan yoğun LGBTİ+fobi şehirdeki pek çok kişi için yeni ve şaşırtıcı bir deneyimdi bu yüzden gelecekte bu durum neye dönüşür kestiremiyorum ama bu olaylar yaşanmadan geçirdiğim 4 yıl için şunu söyleyebilirim ki Çanakkale bir lubun için oldukça güzel şehirlerden birisi.